TÜRK-İŞ’in, çalışanların geçim koşullarını yansıtan ve (1987’den bu yana her ay) düzenli olarak yapılan ancak Ocak 2022 tarihinden itibaren beslenme kalıbı içindeki besin türlerinin ağırlığı bilimsel görüş doğrultusunda yenilenen (dengeli beslenmek için yetişkinlerin ve çocukların gereksinimini göz önüne alan) bağımsız araştırmasına göre Ekim, 2024 (sonu) itibariyle;
TÜRK-İŞ Açlık Sınırı Endeksi (TASE Ocak 2021=100) Ekim ‘24: 767,39
- Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık asgari gıda harcaması:
Açlık Sınırı : 20.431,83 TL
- Dört kişilik bir ailenin yapması gereken gıda harcamasıyla birlikte giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık v.b. gibi insan onurunun gerektirdiği aylık zorunluihtiyaçları karşılayabilmesi için yapması gereken harcama (ücret düzeyi değildir):
Yoksulluk Sınırı : 66.553,19 TL (Ekim 2023 ’e göre % 49,31 artmıştır)
- Bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti : 26.526,77 TL
- Aylık net asgari ücret (2024): 17.002 TL
Hesaplanan tutarlar ücret düzeyi olmayıp dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir hayat sürebilmeleri için haneye girmesi gereken toplam gelir miktarıdır. Her ayın son haftasında, TUİK istatistiklerinden yaklaşık 1 hafta önce açıklanan sonuçlar, tüketici fiyatlarındaki artış eğilimini yansıtan “öncü gösterge” niteliğini taşımaktadır. Sonuçta hesaplanan açlık ve yoksulluk sınırları ile ailelerin elde ettikleri gelir arasındaki fark geçim zorluğunun boyutlarını göstermektedir. Çalışan sayısının sınırlı olduğu ailelerde kişi başı yapılması gereken harcama tutarı yetersiz kalmaktadır.
Görüleceği üzere kendi geçimini sağlamak durumunda bulunan bekâr bir işçinin aylık geçim maliyeti ile Ağustos 2024 ‘de geçerli olan asgari ücret arasındaki fark (–) 9524’dir. Kayıtlı istihdamım yaklaşık yarısından fazlası asgari ücretle çalışmakta ve milyonlarca emekli bu düzeyin altında ücret almaktadır. Asgari ücret temel gelir niteliğinde değildir. Ücretlilerin çoğunun Uluslararası Çalışma Örgütünün(ILO) “insan onuruna yaraşır iş” olarak nitelendirdiği bir işle yaşamlarını sürdürme olanağı olmadığı görülüyor.
“İnsana yakışır” yaşam şartları sağlamak sosyal politikaların önceliğidir. Zorunlu ihtiyaçlar için geçen yıla göre yapılması gereken ek harcama tutarı kadar hane halkı gelirinde artış sağlanamadığı durumda aradaki fark daha fazla yoksullaşmaktır.
Rapora göre toplumun büyük bir kesiminin maruz kaldığı satın alma gücündeki gerileme gıda tüketimini de kısıtlamayı da zorunlu hale getirmiştir. Çalışanlar aynı zamanda adaletsiz vergi sisteminden de mağdurdurlar. Uygulanacak politikalarda sabit gelirli kesimin enflasyonun nedeni olarak gösterilmesi yanlıştır.
TÜRK-İŞ’ in doğrudan piyasadan, market ve semt pazarları sürekli dolaşılarak tespit ettiği ve yoksul kesimlerin harcamalarında ağırlık yer tutan gıda harcamalarında (Ankara);
- Bir önceki aya göre değişim oranı % 3,03
- Bir önceki yılın Aralık ayına göre değişim oranı % 41,57
- Son 12 ay itibariyle değişim oranı % 49,31
- On iki aylık ortalamalarla değişim oranı % 68,07
———————————–
*Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre,
Eylül 2023 – Eylül 2024 Tüketici Fiyatları Değişim Oranı: % 49,38